Diyetisyenlerin büyük bir kısmı danışan iletişimini hâlâ WhatsApp üzerinden yürütüyor.
Hızlı, herkesin bildiği ve ilk bakışta pratik görünen bu yöntem, kısa vadede işleri kolaylaştırıyor gibi hissettirse de uzun vadede yeni danışan kazanımını ciddi şekilde sınırlayan bir bariyere dönüşüyor.
Bu yazıda, WhatsApp ile danışan yönetmenin neden görünmeyen bir kayıp yarattığını ve bunu nasıl tersine çevirebileceğini net başlıklar altında ele alıyoruz.
WhatsApp Pratik Ama Profesyonel Değil
WhatsApp bir iletişim aracı, bir danışan yönetim sistemi değil.
Danışan açısından bakıldığında:
Mesajlar kişisel sohbetlerle iç içe
Diyet süreci, planlı bir sistemden çok “mesajlaşma” gibi algılanıyor
Süreç net değil, kurallar belirsiz
Bu algı şunu doğurur:
“Bu diyetisyen iyi olabilir ama çok da kurumsal görünmüyor.”
Yeni danışanlar özellikle ilk temas noktasında daha profesyonel görünen alternatiflere yönelir.
WhatsApp, İlk İzlenimde Güven Kaybettirir
Yeni bir danışan seni araştırdığında şunları görmek ister:
Net bir süreç
Düzenli takip sistemi
Profesyonel bir yapı
Sadece “WhatsApp’tan yazabilirsiniz” demek, çoğu zaman şu mesajı verir:
“Bu iş tamamen manuel yürüyor.”
Bu da özellikle:
Online danışan arayan
Uzun vadeli destek isteyen
Daha önce kötü deneyim yaşamış kişileri
sessizce uzaklaştırır.
Güven kaybı çoğu zaman fark edilmez, sadece “geri dönüş olmaması” olarak hissedilir.
Mesaj Kalabalığı = Kontrol Kaybı
WhatsApp’ta zamanla şu tablo oluşur:
Okunmamış mesajlar
Kaybolan diyet listeleri
Gözden kaçan geri dönüşler
“Buna cevap vermiş miydim?” soruları
Bu durum sadece seni yormaz, danışan tarafında da:
“Beni takip etmiyor”
“Mesajım arada kayboldu”
algısı yaratır.
Yeni danışanlar için bu risk bile tercih edilmemek için yeterlidir.
Takip Edilmeyen Danışan, Seni Tavsiye Etmez
Yeni danışanların önemli bir kısmı referansla gelir.
Ama WhatsApp üzerinden yürüyen dağınık süreçlerde:
Takip düzensizleşir
Hatırlatmalar aksar
Motivasyon düşer
Sonuçta danışan:
“İyi niyetliydi ama süreç kopuktu”
der.
Bu danışan seni kötülemez ama kimseye de önermez.
Ve farkında olmadan en güçlü pazarlama kanalını kaybedersin.
WhatsApp’ta Deneyim Satamazsın
Danışanlar artık sadece “diyet listesi” değil, deneyim satın alıyor:
Hatırlatılmak
Süreçte yalnız hissetmemek
Düzenli takip edilmek
WhatsApp bu deneyimi yapılandıramaz:
Otomatik hatırlatma yok
Net ilerleme takibi yok
Görünür bir süreç akışı yok
Bu da seni, sistem kurmuş diyetisyenlerin gerisinde bırakır.
Yeni Danışanlar Sistemi Olan Diyetisyenleri Seçiyor
Bugün danışanlar:
Online randevu alabilmeyi
Takibini uygulama üzerinden yapabilmeyi
Sürecini net görmeyi
bekliyor.
WhatsApp ise “eski usul” algısı yaratıyor.
Bu algı özellikle:
Genç danışanlarda
Online hizmet arayanlarda
Yoğun çalışan bireylerde
doğrudan tercih sebebi oluyor.
WhatsApp Seni Büyütmez, Olduğun Yerde Tutar
WhatsApp ile:
Aynı anda sınırlı sayıda danışan yönetebilirsin
Süreç tamamen sana bağımlıdır
Büyüdükçe kaos artar
Bu da şunu doğurur:
“Yeni danışan alabilirim ama sürdüremem.”
Bilinçaltında bunu hisseden diyetisyenler, fark etmeden kendini frenler.
Peki Çözüm Ne?
Çözüm WhatsApp’ı tamamen bırakmak değil;
merkez olmaktan çıkarmaktır.
İletişim olabilir
Ama süreç orada yönetilmemeli
Takip, randevu, hatırlatma ve ilerleme tek bir sistemde olmalı
Danışan:
“Bu diyetisyen süreci gerçekten yönetiyor”
hissini aldığında, tercih otomatikleşir.
Sonuç: WhatsApp Kolaydır Ama Görünmez Bir Engel Oluşturur
WhatsApp üzerinden danışan yönetmek:
Seni kötü bir diyetisyen yapmaz
Ama daha profesyonel görünen diyetisyenlerin gerisinde bırakır
Yeni danışan kazanmak istiyorsan:
Güveni
Süreci
Deneyimi
görünür kılman gerekir.
Ve bu, mesajlaşma uygulamalarıyla değil; sistemle olur.
Leap ile WhatsApp’tan Profesyonel Sisteme Geçmek
Leap, diyetisyenlerin:
Danışan takibini tek merkezden yapmasını
Danışana güven veren bir deneyim sunmasını
kolaylaştırmak için geliştirildi.
Ama asıl fark şurada:
Seni daha “düzenli” değil, daha “tercih edilir” kılar.
Çünkü danışanlar artık sadece cevap veren değil,
süreci yöneten diyetisyenleri seçiyor. 💙
